1 Ekim 2014 Çarşamba

EEG nın TARİHÇESİ
Elektromagnetizmin keşfi     Hans Cristian Oersted in 1820

Kurbağa kaslarındaki kasılmanın elektriksel uyarıya bağlı olduğunu ortaya koydu     EMİL DU BOİS -REYMOND UNIVERSITY OF BERLİN 1818-1896 

İlk kez hayvan beyin biyoelektrik aktivitesini, yani elektroensefalogramı kaydetti.     Richard Caton (1875)      (1842-1926) Liverpool England

Galvanometreyi geliştirdi.         Jagues -Arsene d Arsonval 1882
Eektronları hava boşluğunda pozitif yüklü kutba doğru aktığını keşfetti. Thomas Edıson 1883

Diyotu voltaj yükseltici olarak modifiye etti      Lee de Forest 1907

Amplifikatörü geliştirdi   Alexander forbes 1920

EEG’nin babası  ilk kez insanda yüzeyel skalp elektrodları kullanarak beyin biyoelektriksel aktivitesini kaydetti.  Hans Berger 1924

Epilepsi teşhisinde EEG kullanımını  Gıbbs, Davıs,Lennox

19 Eylül 2014 Cuma

EEG ARTEFAKTLARI

EEG cekiminde beyin elektriksel aktivitesi dışında eletriksel aktiviteler yani artefaktlara sık rastlanır ve bunlar  yanlış yorumlanabilir. Bu artefaktların bazılarını tanımak çok kolayken bazıları yorum hatalarına neden olabilir. Poligrafik cekimler bu artefaktların tanımlanmasında genellikle yardımcı olurlar: EKG, EMG, solunum kayıtları gibi.
     HASTADAN KAYNAKLANAN ARTEFAKTLAR
1.Göz Kırpma ve Göz Hareketleri: Göz kürelerinin de elektrik yükü mevcuttur, bu yük pozitivitesi korneaya, doğru negativitesi retinaya doğru bir dipol oluşturur. Gözler kapatılınca veya göz kırpınca göz küresi yukarı doğru hareket eder ve göz küresi bir AC(alternan akım) akım oluşturur ve bu göze yakın elektrodlarla tespit edilir. Bunun sonucu Fp1 ve Fp2 de pozitif bir defleksiyon oluşur. Nistagmus ve lateral göz hareketleri de artefakta neden olur.
2. Kas Artefaktı: Kas artefaktları tekrarlayan hızlı potansiyeller şeklindedir. Dişlerin sıkılması, çiğneme gibi hareketler temporal, göz ve çevre kaslarının kasılması frontal bölgelerde artefaktların ortaya cıkmasına neden olur. Yaygın vücut hareketleri tüm elektrodlarca kaydedilir. Kas artefaktları hastanın miyoklonik, jeneralize tonik klonik gibi nobetleri sırasında ortaya cıkan deşarjlara da karışabilir. Tremor gibi hareketler de EEG’de izlenebilir
3. Hareket Artefaktı: Kayıt sırasında hastanın gözlenen hareketleriyle birleştirildiğinde tanınması kolaydır.

4. EKG Artefaktı: Bir kanaldan EKG kayıdının yapılması bu gibi artefaktları ortaya koymak icin uygun bir yöntemdir. Bu artefakt en çok kulak referans lektrodlarda görülr. Kalp ritminde çıkması düzenli olması ile ayırdedilir. Anormal keskin dalgalar ya da ritmik delta aktiviteleri ile karışabilir.
  5. Nabız Artefaktı: Elektrodla saçlı deri arasındaki elektriksel temasta, nabız dalgalarının artere yakın saçlı deri uzerindeki ya da yakınınıdaki bir elektrod tarafından algılanması ile ortaya cıkan üçgen şeklinde dalgalardır. Daha cok frontal ve temporal elektrodlar tarafından algılanır. Elektrod, nabız alınan arter bolgesinden uzaklaştırılırsa artefakt önlenebilir.
6. Deri Potansiyeli Artefaktı (Elektrodermogram): (a) Ter artefaktı: 2 sn’den fazla sureli yavaş dalgalar şeklindedir. Artefakt birden fazla kanalda olabilir. Hipoglisemiyi akla getirmelidir. (b) Galvanik deri yanıtı: 1-2 Hz yavaş dalgalardır. Otonomik, duyusal
uyaranlarla ya da psişik nedenlerle ter bezlerinin deri iletkenliğinde yarattığı değişikliğini
7. Dil Hareketi ve Diğer Hareketler: Bu artefakt konuşma, yutkunma, ciğneme, emme, oksurme, hıckırma gibi nedenlerle oluşabilir. Aralıklı, tekrarlayan, başın orta kısmına dağılan aralıklı ve takrarlayıcı yavaş dalgalar şeklinde izlenir. Hareketlerle ortaya cıkıp, hareketlerin sonlandırılmasıyla ortadan kalkıyorlarsa tanımlaması kolaylaşır.

     İNTERFERANS

   Elektriksel girişimden kaynaklanan en yaygın artefakttır. Yakın yerleşimli TV istasyonlarının sinyalleri, radyo kanallarınınvaranması, telefon calması, kardiyak piller, kayıt odasına
yuruyen bir kişi, İV sıvı infüzyonunda, damlalarının düşmesi de böyle artefaktlara neden olabilir 

KAYIT ELEKTRODLARINDAN VE CİHAZDAN KAYNAKLANAN ARTEFAKTLAR

   Elektrodlardan, Elektrod Giriş Tablosundan, İnput Kablolarından ve Secici Duğmelerden Kaynaklanan Artefaktlar: Serebral aktiviteden kolaylıkla ayırt edilir, bu aktivitenin
uzerine binmiş olarak gorulur. Tanınmaları her zaman kolay olmaz. Serebral aktiviteyi andırabilen şekillerde olabilir. En sık rastlanılanı “elektrod pop” artefaktıdır. Elektrodun yerleşimi gozden gecirilmelidir.







   Kayıt Cihazından Kaynaklanan Artefaktlar: Serebral aktiviteden cok farklı dalga formları şeklindedir.

8 Eylül 2014 Pazartesi












 




 elektrod Yerleştirme Prensipleri, Montajlar ve 10-20 Elektrod Sistemi

EEG beynin elektriksel alanlarının bilimsel analizidir ve sacl deriye yerleştirilen elektrotlar arasında zaman icinde değişen voltaj farklarının amplifiye edilmesiyle kaydedilir. EEG
nöron populasyonlarının bileşik post-sinaptik potansiyellerini temsil eder. Kortikal potansiyellerin boyutları, deşarj voltajı, senkron aktivitenin alanı, senkronizasyon derecesi
ve jeneratorlerin kortikal oriyentasyonu ile belirlenir. Herhangi bir elektrodun polaritesi mutlak değildir ve eşleştiği elektroda gore relatif bir değer alır.

ULUSLARARASI 10-20 ELEKTROD SİSTEMİNE GÖRE EEG ELEKTRODLARININ YERLEŞTİRİLMESİ


            Uluslararası 10-20 sistemi ile saçlı deriye EEG elektrodlarının yerleştirilmesi, tüm saçlı derinin aynı şekilde kaplanmasını sağlar. Bu sistem, baş üzerindeki kemik işaret noktaları arasındaki uzaklıkları kullanır ve başı boydan boya kateden ve toplam uzunluklarının %10 veya %20’si kadar olan aralıklarla bölünen bir çizgi sistemi yaratır. Elektrodlar kesişme noktalarına yerleştirilir. 10-20 sistemi, simetrik, aynen yinelenebilen bir elektrod yerleştirimi sağlar.   değişik hastalardan   veya değişik laboratuvarlarda kaydedilen EEG’lerin karşılaştırılmasına olanak verir. Sistem belirli esneklikler de içerir; böylece bir anormalliğin yerleşimini doğru olarak belirlemek için gerekebilecek ek elektrodlar, kesişme noktaları arasındaki uzaklıkların daha fazla bölünmesi ile sisteme eklenebilir.
            Erişkinlerde kullanılan standart elektrod seti 21 kayıt elektrodundan ve bir toprak elektrodundan oluşur. Kayıt elektrodları bir harf ve bir satıraltı harfi veya rakam ile gösterilir. Harf, elektrodun altındaki bölgeyi tanımlar: prefrontal frontopolar (Fp), frontal (F), santral (C), temporal (T), parietal (P), oksipital (O) ve auriküler (A).  orta hat yerleşimini gösteren Satır altı “z” dir veya lateral yerleşimi gösteren bir rakamdır. Tek sayılar sol taraftaki elektrodları çift sayılar sağ taraftaki elektrodları işaret eder. Rakamlar orta hattan uzaklaştıkça büyür. Ancak, temporal ve frontopolar elektrodların rakamları önden arkaya doğru artış gösterir. İnferior frontal elektrodlar F7 ve F8 sıklıkla ‘anterior temporal’ elektrodlar olarak adlandırılır çünkü anterior temporal alandaki aktiviteyi oldukça doğru kaydeder.
Her kayıt elektrodunun yerini kesin olarak belirlemek için kesin ölçümler gereklidir. Ölçümler en iyi, plastik veya kumaştan yapılmış bir mezuro yapılır. Elektrod yerleşimini işaretlemek için bir kalem kullanılır. .Ölçümler, kafatasının 3 kemik işaret noktasına dayanır: (1) İnion; başın arka kısmında, orta noktadaki kemik çıkıntı, (2) Nasion; alnın altında yer alan burun köprüsü, (3) Preauriküler nokta; kulak kanalı önünde yer alan çukurluk. Ölçümler beş basamaklı bir dizi halinde gerçekleştirilir.
           
1. Adım: Orta hat weboyunca nasion-inion arasındaki uzaklık ölçülür. Bu çizgi boyunca frontopolar nokta Fp, nasionun %10 üstünde işaretlenir. Frontal (Fz), santral (Cz), parietal (Pz) ve oksipital (O) noktalar tüm uzaklığın %20’sini oluşturan aralıklarla işaretlanir. İnion ve O arasında % 10’luk bir aralık bırakılır.  Orta hat noktaları Fp ve O sadece ara ölçümlerde kullanılır ancak elektrod yerleştirilmez, bu nedenle satır altı bir harf yada rakamı yoktur.
            2. Adım: İki preauküler nokta arasındaki uzaklık Cz’den geçecek şekilde ölçülür. Bu hat boyunca, C3 ve C4 santral noktaları ile T3 ve T4 (yeni nomenklatürdeT3/T4 için  T7/T8 ve T5/T6 için P7/P8) temporal noktaları için transvers pozisyonlar orta hattan, sırasıyla %20 ile %40’lık aralıklarla işaretlenir.
            3. Adım: Başın çevresi oksipital noktadan “O”, T3 ve T4 (T7/T8) temporal noktaları ve frontopolar Fp noktasından geçecek şekilde ölçülür. Fp1 için longitudinal ölçüm, bu dairenin üzerinde yapılır ve tüm çevrenin %5’i kadar bir uzaklıkta Fp’nin soluna yerleştirilir. F7, T3(T7), T5 (P7), O1, O2, T6 (P8), T4(T8), F8, Fp2’ye ait longitudinal ölçümler çevrenin %10’u kadar uzaklıklarla saptanır.
            4. Adım: Fp1 ve Fp2’den, C3 ve C4’ü geçerek O1 ve O2’ye varan longitudinal uzaklıklar her iki tarafta ölçülür. Bu uzaklıkların orta noktaları, C3 ve C4’ün longitudinal koordinatlarını belirler. Sol tarafta  Fp1 ve C3 ve sağ tarafta Fp2 ve C4 arasındaki orta noktalar, F3 ve F4’ün longitudinal koordinatlarını belirler. Sol tarafta C3 ve O1, sağ tarafta  C4 ve O2 arasındaki orta noktalar P3 ve P4’ün longitudinal koordinatlarını gösterir.
            5. Adım: F7’den F8’e uzanan ve Fz’den geçen çizgi üzerinde, F7 ve Fz’nin ortasındaki F3’ün; Fz ve F8’in orta noktasındaki F4’ün transvers koordinatları yer alır. T5(P7)’ten T6(P8)’ya uzanan ve Pz’den geçen çizgi, T5(P7)  ve Pz uzaklığının orta noktasındaki P3’ün ve Pz ve T6 uzaklığının orta noktasındaki P4’ün transvers koordinatlarını belirler.
            Elektrodlar, Fz, Cz ve Pz’ye, bunların yukarıda gösterilen bütün lateral noktalarına, A1 ve A2 olarak isimlendirilen pozisyonlarda kulaklara veya yakınlarına veya M1 ve M2 denilen pozisyonlardaki mandibüler açı üzerine ve toprak elektrodu için seçilen noktaya, genellikle başın orta noktasına veya mastoidlerden biri üzerine yerleştirilir.  Rutin EEG’de daha az sayıda elektrod kullanılması, artık gerekli verilerivermekten uzak olarak kabul edilmektedir. Eğer gerekirse bu elektrodlar arasına ilave elektrodlar yerleştirilebilir. Bazı vakalarda saçlı deri lezyonları, kafatası asimetrileri veya diğer anormallikleri 10-20 sistemi ile elektrod yerleştirilmesini olanaksız kılabilir. Böyle hastalarda elektrodlar, bu noktalara olabildiğince yakın ve olabildiğince her iki tarafta simetrik yerleştirilmelidir.